Ayvalik Tatil Rehberi


Balıkesir'in ilçesi olan Ayvalık, temiz deniz suyu ve plajlarla, yeşil zeytinliklerle sarılmış güzel kıyılara sahip, tarihi ve arkeolojik değerleri bünyesinde barındıran bir tatil merkezidir.Ayvalık, tarihi ve kültürel zenginliklerinin yanısıra, özellikle adalarının çevresi, deniz dibi zenginlikleri ile dalış tutkunlarının tercih ettiği önemli merkezlerden biridir. İlçe merkezinde bulunan dalış tekneleri ziyaretçilere Ayvalık'ın sualtı zenginliği ile tanışma fırsatı sunmaktadır.
GEZİLECEK YERLER
Alibey Adası ya da Cunda: Ayvalık’ı açık denize karşı kapayan bu adaya bir köprü ile karayolundan geçmek mümkündür. Yazları Ayvalık’tan Alibey Adası’na her saat motor seferleri de yapılmaktadır. Adada çok sayıda kilise ve manastır vardır(Taksiyarhis dışındakiler yıkıntı halindedir,veya restore edilerek cami halini almıştır). Kiliselerin en büyüğü Taksiyarhis Kilisesi’dir. Kilisenin büyük çanı Bergama Müzesindedir. Adanın yüksek kesimlerinden boğazların, adaların, içiçe girmiş koyların güzellikleri seyre değer. Ada merkezinde sıralanmış balıkçı lokantalarında, meşhur Papalina, deniz mahsulleri , mezeleri ve zeytinyağlı ot yemekleri ile akşam yemeklerinin zevki doyumsuzdur.
Şeytan Sofrası: Çamlık Orman Kampının yukarısındadır. Eski bir lav birikintisi olan tepe yuvarlak bir sofraya benzer. Demir kafes içinde şeytana ait olduğu söylenen kocaman bir ayak izi vardır. Çam ormanlarla kaplı(bu kısım yangından sonra ilave edilmiştir.Çam ormanları yandıkdan sonra şeytan sofrası çok renksiz ve çıplak kalmasına rağmen hala çekiciliğini korumaktadır)Ayvalık adalarına hakim yüksek bir tepe olan Şeytan Sofrasından özellikle güneşin batışı izlenmeye değerdir. Bir lokantası bulunmaktadır.Eski Ayvalık EvleriKapıları, alınlıkları, kapı tokmakları, pencereleri, tahta ve taş işçiliği ile görülmeye değer Ayvalık evleri görenleri geçmişe yolculuğa götürür.Cami ve KiliselerSaatli Camii İlçe merkezinde İsmet Paşa Mahallesinde yerli Rumlar tarafından kilise olarak yapılmış, 1928’den sonra camiye dönüştürülmüştür.
Çınarlı Camii : Zekibey mahallesinde eskiden kalma kilise olarak yapılmıştır.Cumhuriyet döneminde camiye dönüştürülmüştür.Hamidiye Camii Sultan Abdülhamid tarafından Ayvalıkta yaşayan müslümanlar için yaptırılmıştır.Armutçuk Camii : Kendi adıyla anılan mahallededir. 1990 yıllarında hizmete girmiştir.
Şehitler Camii : Körfez bölgesinin en büyük camiisidir. Ali Çetinkaya mahallesindedir. 2001 yılında ibadete açılmıştır.Taksiyarhis Kilisesi 1873 yılında inşa edilen kilise; akmayan, işlemeli sarımsak taşlarıyla dikkati çeken Aşağı Çeşme sırasındadır. Bulunduğu yer, Hıristiyanlar ile Müslümanların birlikte yaşadığı kentin ilk mahallesidir. Çevresindeki sokak dokusu ve neo-klasik özellik taşıyan sivil mimari dokusu tipik evleriyle bir bütünlük içindedir. Kilise, mimari özellikleri, içteki mermer işçiliği dini konuları içeren tavan süslemeleri, İsa’nın doğumundan ölümüne kadar anlatan resimleri , balık derisi üzerine yapılmış azize portreleri ile kentin halen bozulmamış en dikkate değer eseridir.Aya Nikola Kilisesi Alibey Adası’ndadır. Tevrat ve İncil’den alınan dini konuların işlendiği fresklerle süslenmiştir.Ayışığı Manastırı Ayışığı Manastırı diye türkçeleştirilen Patriça’daki (Alibey Adasının kuzeye doğru uzantısı) Manastıra Birinci ve İkinci Köyü geçtikten sonra ulaşılır. Büyük ölçüde kendine özgü yapısı ve özelliklerini koruyabilmiştir.Leka Manastırı Dalyan Boğazının körfeze girerken sol yakadaki zeytin ağaçlarının arasından görünen boğaza hakim manastır. Geleneksel manastır yapısının korunmuş olması, yapımında keşişlerin çalışmış olmasındandır.Güvercin AdasıTanrının kutsadığı yerlerden olan Pateriça Körfezinde bulunan Güvercin adası ve ada içindeki Manastır, ortaçağdan günümüze kadar gelebilmiş yapı olarak büyük ilgi görmektedir. Diğer adı Korsan Ada’sıdır. Korsanlığı bırakanların inzivaya çekildiği taş manastır 15.yy. da yapılmıştır. Mübadeleden sonra terkedilmiştir.Çamlık Şehrin hemen kenarında şehre hakim bir tepedir. Çamlarla kaplı tepede kır gazinoları bulunmaktadır.
ULAŞIMI NASIL
Ayvalığa ulaşım karayolu ile gerçekleştirilebilir. Ayvalığın karayolu ulaşımını Çanakkale - İzmir ve Balıkesir -İzmir karayolları sağlamaktadır. Bunun yanında İstanbul'dan Balıkesir bağlantılı olarak denizyolu ve havayolu ile Ayvalığa ulaşmak mümkün. Yine Balıkesir bağlantılı olarak Ankara ve İzmir'den, Bandırma bağlantılı olarak İstanbul'dan demiryolu ile ulaşabilirsiniz. Ayvalık - Balıkesir arası yaklaşık 144 km'dir. Ayvalığa İstanbul'dan ve Ankara'dan belli başlı otobüs firmaları düzenli olarak seferler düzenlemektedirler.
NEYİ MEŞHURDUR
Höşmelim TatlısıBalıkesir KaymaklısıBigadiç GöveciBigadiç HelvasıAyvalık'da tatmanız gereken yöresel tatlılardır

Alanya Tatil Rehberi


Alanya, Antalya iline bağlı turistik ilçedir. Antalya'ya 120 km. uzaklıktadır.İlçe, 745 adet turistik tesis ve toplam 114.711 yatak kapasitesi ile sahip Türkiye'nin en çok turist çeken yeridir.Akdeniz ikliminin hakim olduğu ilçede narenciye üretimi ve seracılık çok gelişmiş tekniklerle yapılmaktadır. Anamur'dan sonra muzun yetiştiği tek yerdir. Tropikal tüm meyveler yetişmektedir.Denizi, kumu, güneşi, kalesi, dim çayı, yerleşik Almanları ve Amat Bilir'i ile meşhurdur.Alanya, ülke turizminde önemli paya sahiptir. 1980'li yıllarda başlayan turizm atılımı sayesinde şehir, bu günkü halini almıştır.ilk başlarda apart otellerin yoğun olduğu ilçede, günümüzde 1.000 kişi kapasiteli tesislerden 3.500 kişi kapasiteli devasa tesislere kadar pek çok çeşit ve türde turistik tesis mevcuttur.
GEZİLECEK YERLER
Alanya Kalesi: Alanya Kalesi zamanımıza kadar korunan tek Selçuklu kalesidir. 1225 yılında Roma Kale kalıntılarının yerine Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat tarafından yeni bir kale yaptırılmıştır. 83 kule ve 140 burca sahip , üç sıra surlarla çevrili olan kale bütün olarak iç ve dış kale bölümlerinden oluşur. Aya Yorgi Kilisesi, Kanuni Sultan Süleyman Camii, Akşabe Sultan Türbesi Selçuklu Hamamı, Arasta, Bedesten, Sitti Zeynep Türbesi, Sultan Alaaddin Sarayı, irili ufaklı sarnıçlar, deniz feneri ve zindandan oluşan kale bir tarih hazinesidir.
Kızıl Kule: Adını alt ve üst kısımlardaki kesme taşlardan alan Kızıl Kule 1226 yılında yapılmıştır. Bugün bile sapasağlam ayakta duran kulenin doğu cephesi ile batı cephesi arasındaki oturduğu yerin konumu nedeniyle, 2m.lik bir yükseklik farkı vardır. Sekizgen şeklindeki kule beş katlıdır. Zemin katın ortasından yukarı doğru, beşinci kata kadar yükselen bir bölüm bulunmaktadır. Su sarnıcı görevini üstlenen bu bölüm kulenin omurgası durumundadır. Zemin kat etnografik müze olarak hizmet vermektedir.
Antik KentlerLeartis-Learti (Mahmutlar Harabeleri): Büyük ören yada büyük kilise diye de adlandırılan bu yer ilçenin kıyı boylarındaki irili ufaklı tepelerin yamaçlarında kurulmuştur. İlçe merkezine 22 km. uzaklıktaki kentte kiliseler, hamamlar, sarnıçlar, iskan merkezleri, küçük bir stadyum tiyatro, sütunlu caddeler ve tapınakar mevcuttur.
Syedra Harabeleri: Syedra Kenti M.Ö. 3. yy. da, bugünkü Kargacı ve Seki köylerinin sınır oluşturduğu bir tepede kurulmuştur. Tepe üstündeki bölümün kentin merkezi olduğu bilinen Syedra ve yöresinde bulunan kitabelerden kentin Roma kalıntısı olduğu anlaşılmaktadır. Kentin anıtsal giriş kapısının lentosu hala sağlamdır. Sütunlu caddenin iki yanında, çeşitli amaçlarla yapılmış tarihi eserler ve mozaikler görülür. Şehrin içinde muhtemelen su deposu olarak kullanılmış üç havuz vardır.
Lotape (Aytap) Liman Kenti: Aytap Alanya'nın 30 km. doğusundadır. Bugünkü Akdeniz kıyı yolu bu Roma kentinin ortasından geçmektedir. Kral Antichus'un karısı Iotape'ın anısına kente bu adı verdiği bilinmektedir. Kentin 50-100 m. boyutlarında bir limanı vardır. Yarımada şeklinde oldukça yüksek bir tepenin üzerine kurulmuş kalesine oldukça zor çıkılmasına karşın görülen manzara tüm yorgunlukları unutturacak güzelliktedir. Iotape kentinin antik caddesi, hamamı, kilisesi, nekropol ve akropolü çevrede bulunan değer antik kentler içinde en iyi ayakta kalanlarıdır. Tek odalı, üstü kapalı mezar odaları da kentin antik kalıntıları içindedir.Selçuklu Tersanesi: 1228 yılında yaptırılan tersane 56,5 m. uzunluğunda , 44 m. derinliğinde ve 5 gözlüdür. Tersane güneyden gelebilecek tehlikelere karşı, iki katlı, iki odalı bir kule ile güçlendirilmiştir.
CamilerSüleymaniye (Kale) Cami: Osmanlı mimarisi özelliklerini taşıyan caminin 16. yy. da bir Selçuklu tapınağının üzerine inşa edildiği bilinmektedir. Kapı ve pencerelerdeki ağaç bölümler Osmanlı ağaç işlemeciliğinin en güzel örneklerindendir.Emir Bedrüddin Cami: Günümüzde Andızlı Cami olarak bilinen cami adını hemen yanındaki andız ağacından almıştır. 1227 yılında Emir Bedrüddin tarafından yaptırılan caminin yanında kesme taşlardan yapılma çok yüksek olmayan minaresi yer alır. Minberi oymacılık sanatının en güzel örneklerindendir.
Akşebe Sultan Mescidi: Akşaba Sultan Alanya kalesinin ilk kumandanlarındandır. Mescit kendisi tarafından 1230 yılında yaptırılmıştır. Batısında kendine özgü mimarisi olan bir minare vardır. Kervansaraylar.
Alara Han: Alanya-Manavgat sınırını oluşturan Alara Çayı'nın denizden 9 km. kuzey yönünde inşa edilmiştir. Alanya' ya 35 km. uzakta olan Alara Kervansarayı 1232 yılında Sultan Alaaddin Keykubat tarafından 2000 m² lik bir alanda tamamen kesme taşlardan yapılmıştır. Nöbetçi Kulübesi, bugün bile tüm özelliğini koruyan çeşmesi, mescidi ve hamamı ile görülmeye değer bir eserdir.
Şarapsa Kervansarayı: Alanya - Antalya asfaltının 15. km. sinde yolun üst kısmındaki yaklaşık 850 m² lik bir alan üzerinde, Sultan Alaaddin Keykubat'ın oğlu II. Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından 1236 - 1246 yılları arasında yaptırılmıştır. MağaralarDamlataş MağarasıBüyük Dipsiz MağarasıÇimeniçi MağarasıDim MağarasıBeldibi MağarasıDerya MağarasıDiğer Önemli MağaralarHasbahçe Mağarası: İlçenin Küçük Hasbahçe mahallesi iniş dibi mevkiinde, kente 4 km. uzaklıktadır. Damlataş Mağarasından birkaç misli büyük olan mağarada derinlemesine bir araştırma yapılmadığı için fazla bir bilgi yoktur.Kadı İni Mağarası: İlçe merkezinin 15 km. kadar kuzeydoğu istikametinde, Çatak mevki denilen yerde bulunmaktadır. Çevrede bulunan piknik yerleri yöreye ayrı bir canlılık vermektedir.
Korsanlar Mağarası: Korsanlar Mağarası eskiden etrafa korku saçan korsanların soygunlardan elde ettikleri malları depoladıkları ve kaçırdıkları kızları tuttukları yer olarak ün salmıştır. Mağara tahminen 10 m. genişliğinde 5-6 m yüksekliğinde olan ağız kısmı teknelerin rahatlıkla içeri girmesine olanak sağlar. İçeride cami kubbesi gibi insanın üzerini örten rengarenk taşları ve kuzeye uzanan karanlığı görmek mümkündür.Aşıklar Mağarası: Aşıklar Mağarasının kapısı deniz yüzeyinden iki metre yükseklikte ve insanın girebileceği büyüklüktedir. Bu kapı sarkıt, dikit ve sütunlarla süslenmiştir.
Fosforlu Mağara: Korsanlar Mağarasına benzer bir görünüme sahip olan Fosforlu Mağaranın kapısı teknenin içeri girmesine olanak sağlayacak büyüklüktedir. Deniz dibinde oluşan renkler görülmeye değer.
ULAŞIM
Antalya'dan Alanya/Side istikametine doğru yola çıkıyorsunuz, yaklaşık 40 KM sonra Serik çıkışına vardığınız zaman Boğazkent Beldesine (Sağa-Sanayi sapağı) sapıyorsunuz, 2-3 km ilerlediğiniz yolda Melek Çiftliği'nin girişini yolun sol tarafında göreceksiniz.
NEYİ MEŞHURDUR
Alanya tam anlamıyla bir alakart restoran cenneti. Alanya"nın en ünlü alakart restoranlarından biri olan "Kardeşler Restoran" uğranması gereken yerler listesinin başında. Balık, ızgara ve et çeşitlerinin bulunduğu restoranın, en çok rağbet gören spesiyalitesi kiremitte balığı mutlaka deneyin. Dünya mutfaklarından farklı ve lezzetli yemekler sunan Şefin Yeri Restoran ve Çorba Salonu"da kaliteli yemek alternatifleri arasında yer alıyor. Şefin Yeri'nde Fransız mutfağına özgü lezzetleri deneyebilirsiniz. Balık, et ve tavuk çeşitlerini bulabileceğiniz bir başka restoran da "Grand Ada". Ayrıca kafelerdeki servislerin de çok ayrıcalıklı olduğunu belirtelim. Kleopatra Plajı çevresindeki kafelerde, gayet ilginç menülerle karşılaşabilirsiniz.

Alaçatı Tatil Rehberi


14. yüzyıla dayanan bir tarihi olan Alaçatı, 1900’lerin başlarında kurulan üzüm işleme ve sarap fabrikalarıyla tanındı. Aynı zamanda kendine özgü taş evleriyle ünlü olan Alaçatı’da, su anda butik otel ve restoran olarak hizmet veren tamamen restore edilmis eski Rum evleri ve değirmenler benzersiz bir atmosfer olusturuyor. Alaçatı, doğal jeolojik yapılı koyları, serin sokaklari ve huzur veren ortamıyla fark arayanlar için keyifli bir alternatif. Alaçatı’ya asil ününü getiren ise, sörf tutkunları için vazgeçilmez olan kristal parlaklığındaki denizi ve sahili oldu. Dünyanin dört bir yanından sörf tutkunlari her yıl Alaçatı’ya akmaya devam ediyor. Dünyanın en iyi 10 sörf plajından birine sahip olan Alaçatı, aynı zamanda bir çok sörf okuluna da sahip.
GEZİLECEK YERLERYEL DEĞİRMENLERİ:
İzmir- Çeşme otobanında hızla ilerlerken birden gözünüze Yeldeğirmenleri takılır. “Bu değirmenlerin en önemli özelliği un öğütmektir”. Ardından taş binaları, çıplak tahta kollarıyla eski ve yorgun değirmenlerin sizi bir rüzgâr ülkesine çağırdığını fark edersiniz. Bütün bunlara bir de denizin tuzlu ve serin kokusunun eklendiğini duyarsanız; Alaçatı'ya geldiniz demektir.
RÜZGAR GÜLLERİ:
Alaçatı Türkiye'nin ilk Rüzgâr Enerji santrali bulunmaktadır. Bu türbinler tarafından, bölgenin önemli rüzgâr gücü elektrik enerjisine dönüştürülmektedir. Rüzgârın hızı saniyede 3,5 – 4 metreye erişince ve kanatların dönüş hızı dakikada 29 tur olunca türbinler elektrik üretmeye baslar. Türbin kanatlarının eğimi 0 ila 90 derece arasında sürekli ayarlanmak suretiyle, rüzgârın hızı değişse de dönüş hızı ve enerji üretimi sabit kalır. Rüzgârdan maksimum verimi almak için türbinler sürekli olarak rüzgâra doğru dönerler. Rüzgârın ortalama hızı saniyede 25 metreyi geçince türbinler otomatik olarak durur. Ortalama rüzgâr hızı saniyede 25 metrenin altına düşünce tekrar üretime başlar. Kuleler paslanmaz çelikten yapılmış ve özel bir kaplama ile korunmuştur. Yükseklikleri 45 metredir. Kulelerin alt çapı 3 metredir. Üst çapı ise 2 metredir.
DAMLA SAKIZI AĞAÇLARI:
Bunlar, dünyada ender bulunan bir bitkidir. Ve bu ağaçlar Türkiye'de yalnız Alaçatı Belediyesi'nin korumasında ve 300'ün üzerinde bulunmaktadır. Ayrıca Damla sakızından çok yönlü yararlanılmaktadır. Bu ağaçlardan lezzetli aromasıyla sakız reçeli ve eşsiz sakız rakısı yapılır. Eski Yunan doktorları, sakızdan kuduza, yılan sokmalarına, mide rahatsızlıklarına, bağırsak ve akciğer hastalıklarına karşı çeşitli ilaçlar yaparlardı. X. yüzyıldan sonra, sakızın ünü, Sakız Adası’nı aşarak yayılmış ve dünyada meşhur olmuştur. Alaçatı'da sakızlı dondurma yiyerek serinlemenin keyfine ise doyum olmaz. Alaçatı'da özel sakız yetiştirilen bahçeleri gezebilir, bu özgün yöre lezzetini dilediğinizce yaşayabilirsiniz.
ALAÇATI''DA SURF:
Dünyanın en iyi surf merkezi olarak bilinen Alaçatı Surf Merkezi, her gün gençlerin akınına uğruyor. Her hafta çeşitli etkinlikler ve yarışların düzenlendiği plajda gençler hem güneşlenip denizin tadını çıkarıyor, hem de eğleniyor. Surf öğrenmek isteyenlere de ders veriliyor. Bu dersler sonunda tur atabilecek kadar surf öğrenilebiliyor. Plajda yer alan dükkânlarda ise surf için gerekli her türlü malzemeyi bulmak mümkündür. Alaçatı koyu, Ege kıyılarında yer alan pek çok koydan biri ama iki önemli özelliği onu windsurf yapanların cenneti haline getirmiş. Biri, hiç dinmeyen rüzgârı. Diğeri, denizin kıyıdan altmış-seksen metreye kadar bir buçuk metreyi geçmeyen derinliği.

ULAŞIMI NASIL

Alaçatı'ya İzmir'den otoyolla 30 dakikada ulaşabilirsiniz. Ayrıca İzmir- Çeşme otobüsleri Alaçatı'dan geçerler. (Çeşme Seyahat Tel: 0-232–7168299). İzmir Havalimanına 90 km uzaklıkta olan Alaçatı'ya ulaşım İzmir Üçkuyular üzerinden şehre girmeden çok kolaydır. Alaçatı'dan surf plajına, Ilıca'ya ve Çeşme'ye dolmuş seferleri vardır. Alaçatı'nın çevre yerleşimlere bağlantısını sağlayan yol Çeşme İzmir yoludur.

NE YENİR

Alaçatı'da istediğiniz her şeyi yiyebileceğiniz sayısız restoranlar bulunuyor. Özellikle akşam saatlerinde şenlenmeye başlayan Alaçatı sokaklarında, kendinize bir restoran arayabilirsiniz. Vitrinlerde onlarca çeşit mezelerin arasından seçim yapmakta zorlanabilirsiniz. Genel olarak Alaçatı'da masalarda favori yiyecek deniz ürünleri ve balık. Mevsimine göre hangi balık varsa mönülerde o yer alırken, genel olarak mercan yörede en çok tüketilen balık. Yine kırmızı barbun ve deniz levreği yörenin kendine has balıklarını oluşturuyorlar. Hızlı yemekten yanaysanız, gidilen yöreye göre isim değiştiren bir sandviç çeşidi olan Kumru’yu bir de burada yemelisiniz.

Ağva Tatil Rehberi


Ağva,İstanbul'un yanı başında, doğanın bütün hünerlerini sergilediği bir yeryüzü cenneti Ağva, yemyeşil bir ormana yaslanmış, masmavi bir denize yüzünü dönmüş, iki nehir arasında kalmış bir doğa harikası....

Ağva bir yanında Yeşilçay, diğer yanında göksu dereleri, yeşilin binbir tonunu içinde barındıran ormanları ve Karadeniz' e bakan altın sarısı kumsallarıyla bir yer yüzü cenneti
Ağva muhteşem doğası, kumsalı, denizi, yürüyüş alanları ile ziyaretçilerine kusursuz bir tatil imkanı sunuyor
Her geçen gün yenilenen ve ziyaretçilerine daha temiz, daha güzel imkanlar sunan Ağva' da tatilin keyfini çıkaracaksınız...
Ağva İstanbulla iç içe olmasına rağmen doğallığını kaybetmemiş ve özellikle yaz dönemlerinde göz dolduruyor...
Ağva son 1 yıldır otel ve pansiyon bakımından oldukça gelişti, şu an 20 ye yakın tesis ve birçok pansiyon bulunan ağvada gün geçtikçe turizm alanları ve konaklama merkezleri artmaktadır
ULAŞIMI NASIL
Şile'ye ulaştıktan sonra; iki seçenekle Ağva'ya gidebilirsiniz;
Birincisi, sahil yolu; Şile Çayırbaşı'ndan iki yol ayrılıyor. Sahil yolu, Kabakoz, Akçakese yolunun devamında karşınıza Şuayipli çıkacak, İsaköy dönüşüne geldiğinize Ağva tabelaları size çok yardımcı olacaktır.

Şile' den Ağva'ya ikinci yol güzergahı ise;Çayırbaşı'ndan, Teke köyüne giden yolu takip ettiğinizde Teke,Gökmaslı ve İsaköy istikametinin devamında Ağva'ya ulaşabilirsiniz.

Gebze tarafından ulaşım için;Mollafenari istikametine doğru gidin. Tem yolunu takip edin, soldan Teke yoluna sapıp, Yağcılar, Değirmençayın yolunu takip edin. Teke'ye geldiğinizde sağdan İsaköy yoluna sapın ve Ağva'dasınız.

İzmit tarafından ulaşım için;Kandıra otobanı ile ilk önce Kandıra,Akçaova ve sonra Ağva karşınızda olacak.

Karadeniz bölgesinden ulaşım için ise; Akçakoca yolunu takip ederek ulaşabilirsiniz.

Eğer Ağva'ya ulaşım için otobüs kullanacaksanız Haremde iett otobüslerinin kalktığı yerdeki yazahanemizden her saat başı kalkan otobüslerle; önce Şile'ye ardından da Ağva yoluna girerek yolculuğunuzu tamamlayabilirsiniz

Adrasan Tatil Rehberi


Adrasan ismi Rumca'dan geliyor ve belde yeni adıyla Çavuş köy olarak da tanınıyor. Sırtını Beydağları'na dayamış olan koyun zemini kum ve denizi sığ çevresi ise karayolu olmayan birbirinden ilginç doğal güzelliklerle dolu. Su sporlarına meraklı olanlar için de, eşi bulunmaz bir parkur niteliği taşıyor. Deniz suyu sıcaklığı yüksek ve sezonu uzun yörede, özellikle berrak ve 29 metreye yakın sualtı görüş mesafesine sahip deniz, balıkadam ve sualtı fotoğrafçıları için yeterli şartları oluşturuyor.
Adrasan'ın kapalı koyu, geniş ve uzun bir kumsala sahip. Her yerinden denize girme imkanı var. Koyun karşısındaki Musa Dağı'na bağlı Eliğ, tepesi çökmüş bir deveyi andıran silueti ile ilgi çekiyor. Koyun başında Markız tepesi yer alıyor. Adrasan koyunun her iki tarafından çıkılan orman içi yükseklikler, koyun ne kadar estetik olduğu konusunda fikir sağlayacak güzellikler sergiliyor.
Çevre gezilerine meraklı olanlar için Olympos antik kenti, sönmeyen ateşiyle mitolojik dağdaki Yanartaş, en yakın gezi yerleri. Çıralı, Kaş, Demre, Myra, Patara, Xantos, Phaselis ve Antalya ise diğer uğrak yerleriniz olabilir
GEZİLECEK YERLER
PHASELİS
Antalya-Finike sahil yolunun 50.km'sinde yer alan Phaselis antik kenti İ.Ö. 690'da Rodos'lu Kolonistler tarafından kurulmuş.Birçok koloni şehri gibi yarımada üzerinde kurulan şehrin,kuzey,güney ve orta olmak üzere üç limanı var. Phaselis'te toprak üzerinde görülen kalıntıların hepsi Roma devrine ve sonrasına ait.

OLYMPOS
Olimposun sahip olduğu doğal değerler arasında 3,2 km uzunluğundaki sahil şeridi , iki kayalık burun ve güneydeki Olimpos antik şehrinin içinden geçip yağmurlara bağlı olarak akan Akdere bulunuyor. Çıralı Limanı gerisindeki sahil tamamen kumla kaplı .Deniz kaplumbağalarının yumurtladığı bu alan zengin bitki örtüsüne sahip kıyı kumulları ile de önemli bir SİT alanı. Çevrede ilgi toplayan yerlerden biri de Antik çağlardan günümüze dek doğal olarak yanan Yanartaş (Khimaira) Çıralı’nın en hareketli turistik yeri

CENEVİZ VE SAZAK KOYLARI
Yarımadanın iki tarafında yer alan bu
güzel iki koy ,tertemiz denizi ve bozulmamış doğasıyla Adrasan'ın görülmesi gereken yerlerinden birisidir.
Karayolu ile ulaşımı olmayan bu koylara keyifli bir tekne turu yapabilirsiniz.

ARYKANDA
Arykanda harabeleri Elmalı-Finike karayolu üzerinde Finike'den 30 km uzaklıktaki Arif Köyü'nün Aykırıçay Mahallesi yakınındadır.Yerli bir şehir ismi olan Arykanda'nın diğer Lykia şehirleri gibi M.Ö.V. yüzyıla kadar Pers egemenliği altında olduğunu, M.Ö.333'de İskender'in O'nun ölümüyle de Ptolemaiosların ,ondan sonra da Seleukosların eline geçtiğini görülüyor.Apameia Anlaşma'ndan sonra da Rodos'a bağlanan şehir ,bir müddet sonra diğer Lykia şehirleri ile birlikte Rodos'un egemenliğinden çıkmıştır.Bu sırada serbest kalan Lykia şehirleri Lykia Birliği'ni kurmuşlar, Arykanda da bu birliğe girerek sikke bastırmıştır.M:s:43'de Claudius Lykia Birliği'ne son vermesinden sonra Arykanda da Roma'ya bağlanmış ve bu dönemde adı Akalanda olmuş,şehir M.S.IX. yüzyıla kadar yaşantısını sürdürebilmiş,bu asırdan sonra karayolunun güneyine taşınmıştır.Dağların tepesindeki bu harabe olağanüstü bir manzaraya sahiptir.

LİMYRA
Finike'ye 9 km uzaklıkta bir harabe yeri de Limyra'dır.
Turunçova-Kumluca arasındaki Torunlar'da bulunan antik kent,1216 m yükseklikteki bir tepenin eteğinde kurulmuş olup yol üzerindedir.Limyra,Lykia'nın en eski şehirlerinden birisidir ve eski adı da Zemuri'dir. Bu şehrin varlığı M.Ö. V.yüzyıldan beri bilinmektedir

ULUPINAR
Adrasan'a yaklaşık 30 km. uzaklıkta ulu çınar ağaçlarının altında yüksek debili akarsuları ile yazın kavurucu sıcağından kaçarak kendinizi buz gibi sulara atabileceğiniz cennet köşedir Ulupınar.
Bu cennet arazinin içinden Ulupınar Çayı'nın yatağı boyunca tırmanıp dev kayaların arasındaki kanyona ulaşabilirsiniz.

ULAŞIMI NASIL
Özel arabanızla geliyorsanız Antalya'dan Kemer istikametine gidiyorsunuz, Kemerden sonra Tekirova'yı geçtikten sonra yolun solunda Olympos, Çavuşköy (Adrasan) tabelasınını görüyorsunuz. Deniz yönüne uzanan biraz virajlı ve çam ağaçlı 20 km'lik asfalt yola giriyorlar. 15 km sonra Olympos sapağı geliyor sapmadan devam ettiğinizde Çavuşköy meydanına geliyorsunuz

NEYİ MEŞHURDUR
Adrasan Koyu üzerinde yer alan konaklama tesisleri ve restoranlar yöreye has deniz ürünlerini, ızgara çeşitlerini ve soğuk sıcak mezelerini deniz manzarası eşlğinde konuklarına sunuyorlar. Adrasan Deresi üzerindfe yer alan tesislerden biri Lykia Edrassa ise konuklarına hem restoranda hem de dere üzerine kurduğu teraslarda zengin mönüsü içinde taze balık sunuyor..

Abant Tatil Rehberi


Abant deyince akla ilk gelen Abant gölü, etrafı çam ağaçları ile kaplı bir doğa harikası… Abant gölü Bolu ilimizin 34 km güney batısında yer alır, 1200 metre yükseklikte bir krater gölüdür, Abant gölü hiçbir akarsu ile beslenmediği ve tamamen kaynak suları ile oluşması ile tanınır… Her ne kadar kış turizmi ile adını daha çok duysak ta aslında Abant 4 mevsim farklı güzelliklere sahip bir turizm yöresi…

Gerek İstanbul gerek Ankara gibi büyük şehirlerin karmaşasından kaçmak, tertemiz havasını solumak, sakin ve dinlendirici bir tatil geçirmek isteyenlerin uğrak yeri Abant.

Kuş sesleri içinde muhteşem bir göl manzarası ve çam ağaçları arasında kalmış bir doğa, son derece dinlendirici ve eğlenceli, Abant gölü etrafında faytonla gezilebilir mevsimine göre farklı aktivitelerde bulunabilirsiniz.
ULAŞIMI NASIL
Özel otomobiliniz ile;İstanbul ilinden gelecek olan ziyaretçiler için İstanbul Abant arası 280 km, Anadolu otobanı üzerinden Bolu dağı çıkışında Abant yoluna saptığınızda izleyeceğiniz tabelaları sizi Abant a kadar getirecektir.
Ankara ilinden gelecek olanlar için ise Ankara Abant arası 205 km dir, en kısa yol İstanbul otobanını takip edip Bolu dağı geçişine kadar gelinip buradan izleyeceğiniz Abant tabelaları sizi Abant a getirecektir.
Otobüs yolculuğunu seçenler için Bolu iline kadar otobüs ile gelip Bolu merkez ve kentin birçok merkezinden Abant’ a minibus ve dolmuş seferleri bulunmakta ayrıca taksiler ile de ulaşım mümkündür.

NEYİ MEŞHURDUR
Abant gölü etrafında birçok restoran, cafe lokanta bulunmakta bunun yanında yol üzerinde birçok kendin pişir kendin ye lokantaları bulunmakta…

Abant etrafında bulunan restoranların hepsinde Bolu dağı üzerinde kurulu olan et lokantalarının benzerliğini görecek aynı lezzeti alacaksınız…
Ayrıca işletmelerde Bolu ve Abant’ a ait yöresel yemeklerde mevcut… Ayrıca etrafta alabalık restoranlarında da taze ve leziz alabalıkta yeme fırsatı yakalayabilirsiniz.